Sakarya Meydan Muharebesi ( 23 Ağustos-12 Eylül 1921 ) : Kütahya ve Eskişehir Savaşlarından sonra bir müddet duraklayan Yunan ordusu, 14 Ağustos’ta yeniden ilerlemeye başladı. Yunan Kralı Ankara’yı hedef gösteriyordu. Türk ordusu her türlü hazırlığa rağmen; silah, cephane ve diğer araçlar bakımından Yunan ordusundan daha zayıf idi. Sakarya ırmağını geçen Yunanlılarla 22 Ağustos’tan itibaren temas başladı. Yunanlılar bir gün sonra 100 km’lik bir cephe üzerinden taarruza geçtiler. Ordu olağanüstü bir direniş gösterdi. Buna rağmen düşman Ankara’ya 50 km’ye kadar yaklaşabildi. Mustafa Kemal bu savaş sırasında ünlü “Hattı müdafaa yoktur. Sathı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı vatandaş kanıyla sulanmadıkça terk olunamaz.” sözünü söyleyerek, her yarılan cephenin hemen gerisinde yeni bir cephe kurulmasını temin etmiştir.
6 Eylül’de düşmanın taarruz gücünün kırıldığı anlaşıldı. Bunun üzerine birkaç noktadan düşmana saldırı yapıldı. Başarı kazanılınca 10 Eylül’de bütün ordu taarruza geçti.
Bu taarruz da başarı ile sonuçlandı. Yunanlılar ağırlıklarını bırakarak kaçmaya başladı. Takviye kuvvetleri ile yapmak istedikleri son taarruz da süngü hücumuyla durduruldu. 21 gün devam eden ve bütün gücümüzle direndiğimiz bir savaş daha zaferle sonuçlanmıştı.
Sakarya Meydan Muharebesi, 1683’ten beri devam eden Türk çekilişinin son noktası olmuştu. Bu zaferle düşmanın saldırı gücü tükenmiş, Türk topraklarını ele geçirme ümidi yok olmuştu. Bundan sonra Yunanlılar savunmaya geçtiler. Buna karşılık Türklerin, düşmanı yurttan atma ümidi ve gücü kat kat artmıştı.
Zaferden sonra Başkomutan Mustafa Kemal Paşa’ya, 12 Eylül 1921’de Büyük Millet Meclisi tarafından oy birliği ile alınan bir kararla, mareşallik rütbesi ve gazi ünvanı verilmiştir.
Kaynak:eğitimhane
