Sayın müdürüm, değerli öğretmen arkadaşlarım ve bugün asıl hitap etmek istediğim kesim olan ve tabii bizim için çok kıymetli olan siz sevgili çocuklar. Bugün hepinizin tanıdığı, adını sık sık duyduğu, bugünleri bizlere armağan etmiş özel bir insanı anmak için toplandık. Aslında biliyorum ki hepiniz ama hepiniz adınız gibi biliyorsunuz kimden bahsettiğimi. Onun bize bugünleri verebilmek için ne zorluklar çektiğini, ne savaşlar verdiğini, hayatını nasıl da hiçe saydığını hepiniz biliyorsunuz. Bugün büyük önder, fikir insanı, başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk’ün ölüm yıl dönümü.
Ölüm sözcüğü korkutucudur ancak o hiç korkmadı ölümden. Çanakkale’de, Süveyş’te, Kuzey Afrika’da, Kafkaslar’da, Balkanlar’da düşmanla göğüs göğse çarpışırken de korkmadı; 19 Mayıs’ta başlattığı Kurtuluş Savaşı’yla düşmanı topraklarımızdan kovarken de. Bedenen toprağa karışacağını bilse de ölümsüz fikirleriyle zihnimizde, yüreğimizde, benliğimizde yaşayacağının da farkındaydı. Bu vatan için, mutlu yarınlar için; uygar, aydınlık Türkiye için gecesini gündüzüne katarak çalıştı. Kısacık ömrüne ve henüz emeklemeye başlamış yepyeni bir devletin tarihine onlarca devrimi sığdırmayı başardı.
O, yarının çocuklarına hep güvendi. Bir ülkede çocuklar mutlu olmadan güzel bir gelecek kurulamayacağının farkındaydı. Onun için geleceği size emanet etti, sizleri de bize. Yarınlarımızda, bu ülke sizin ellerinizde yükselecek. Yarınlar sizin sayenizde güzelleşecek.
Mustafa Kemal’in çocukları, unutmayın ki o ölmedi. Zihnimizde ve kalbimizde her an yaşamaya devam edecek.
Onur Tunakan
