Meşrutiyet Döneminde Öğretmen Okulları
Özet
Osmanlı Devleti’nin son yüzyıla kadar, belli bir öğretmen yetiştirme politikası yoktu.
Öğretmen yetiştirme, vakıfların ve medreselerin hakimiyeti altındaydı. Osmanlı Devleti
18’y.y ‘da gerilemeyi iyice hissetmesi ile birlikte, başta askeri kurumlarda olmak üzere her
alanda yenileşme çabasına girdi. Avrupai tarzı yeni askeri okullar kurulur ve yeni düzende
eğitim verecek öğretmenler ise çoğunluk Fransa’dan başta olmak üzere Avrupa’nın çeşitli
ülkelerinden karşılanır. Osmanlı devletinde yayın olarak iki çeşit okul vardır bunlar taşrada
mahalle başlarında, köyler çok sık görülen sıbyan okulları ile medreselerdir. Öğretmen
ihtiyaçları okuma yazma bilen mahallenin ileri gelenleri ile medrese mezunlarından
karşılamaktadır. 19 yy yeni yenilikler askeri alandan yönetim, sosyal hayat, eğitim alanlarına
kayması ile birlikte. Bu kurulmaya çalışılan yeni düzenin öğretmen ihtiyacını karşılamak
üzere yeni eğitim kurumları kurulur. Fakat öğretmen ihtiyaçları eski düzenden,
medreselerden gelen öğretmenlerden karşılanır. İlk öğretmen okulu bu çelişkiye son vermek
üzere 1848 yılında darulmuaalim adın altında kurulur. Artarak devam eden öğretmen
okulların sayısı meşrutiyet ile birlikte giderek artar.
Anahtar Kelimeler: öğretmen okulları, öğretmen, muallim.
Giriş
Devletler hedeflerine ulaşabilmesi için öncelikle eğitime önem verirler. Eğitimde
istenilen başarının yakalanması ile birlikte diğer hedeflerin yakalanması daha kolay ve
kediliğinden gerçekleşen bir sürece dönüşür. Yeteri nitelikli insan gücü olmadan maddi ve
manevi kalkınmanın gerçekleşmesi imkansızdır.
Osmanlı Devleti’nde 17 yy dan sonra, giden kötü gidişatı durdurmak için başta askeri
alanlar olmak üzere yenileşme çabasına gidilir. 19 yy’dan sonra yelpaze genişler ve devletin
her alanında yenilikler yapılmaya başlanır. Eğitim alanında yapılan yenilikler ise bu
yenileşme çabasının, en başlarında yerini alır. Yeni açılan kurumlara, yeni tarzda eğitim
almış memurların yetiştirilmesi gereği ortaya çıkar. Yeni anlayışa uygun açılan okullarda,
yeni tarzda yetiştirilmesi gereken memurların, eski düzenden gelen öğretmenler tarafından
yetiştirilmesinin mümkün olamayacağı anlaşılması ile birlikte öğretmen okulların açılması
hız kazanır. Öğretmenlik artık bir meslek haline gelir ve Anadolu’nun birçok yerinde
öğretmen okulları görülmeye başlanır.
Osmanlı Devleti’nde Tanzimat Dönemine Kadar ki Eğitim Sistemi
Osmanlı Devleti’nde eğitim sisteminde göze çarpan ve ülke genelinde yaygın olan iki
eğitim kurumu vardır. Bunlar mahalle aralarında dahi olan dini eğitim ağırlıklı sıbyan
mektepleri ile vakıflar tarafından işletilen ezber mantığında eğitim yapan yüksek öğretim
ayarında medreselerdir.
Sıbyan mektepleri çok geniş alanlara yayılmaktaydı. Her cami yanında yer alırdı. Bu
mekteplerde önceden hazırlanmış planlı bir öğretim programı yoktu. En büyük amaçları amaç
kuranı kerimi tecvitli öğretmekti. Ayrıca yazı yazma ve dört işlem de öğretilirdi. Öğretmenler
bulunduğu muhitteki saygın kişiler olurdu.(Baltacı, 1996; akt. Altın, 2009: 25).
Medreseler ise ilköğretim üzerinde eğitim veren öğrencilerin yeme içme, barınma ve
harçlık ihtiyaçların medrese vakıfı tarafından karşılandığı yatılı okuldur.(Sarıkaya; 1997, 14).
Bu dönemde medreselerde dini eğitim ağırlıktaydı. Öğretmenler ise dini bilimlerde
uzmanlardı. Genel anlamda mektepte ezber yöntemi, medreselerde not tutma ve kitap şark
etme yöntemi kullanılıyordu. Mekteplerde dayak, medreselerde ise saygıya dayalı ders geçme
sistemi vardır. (Ergün, 1987:10)
Osmanlı Devletinin eğitim sisteminin genel özelliklerini şu şekilde sıralayabiliriz.
1.Osmanlı Devleti’nde medreseler yağın ve örgün eğitim kurumları haline gelir. Toplum
içinde oldukça ilgi gören eğitim kurumları haline gelir. Hatta Osmanlı dönemine medreseler
dönemi de denebilir.
2. Üst düzey yöneticiler ise Enderun denilen örgün eğitim kurumlarından yetişir.
3.İlkokul Osmanlı döneminde zayıf kalmıştır.
4. Osmanlı Devleti’nin son dönemine kadar yüksek öğrenime sadece erkekler gitmiştir.
5. Eğitim – Öğretim sistemi genel anlamda ezbercidir.
6.Tanzimat dönemine kadar eğitim tamamen ücretsizdir. Vakıflara bağlı olmayan bazı
okullardan bir miktar ücret alınmaktadır.
7.Azınlıklar eğitim alanında özgür bırakılmış ve denetlenmemiştir. Bu da siyasi ve ekonomik
sorunlara yol açmıştır.
8.Osmanlıca adında bir yazı dili ortaya çıkmıştır. Osmanlı Devleti’nde aydınlar ile halk
arasında uçurum büyümüştür.
9.Eğitim alanında ilk yenilikler askeri okulların açılması ile başlanır (Akyüz, 2013:59-60)
Öğretmen Okullarının Kurulması
Türk eğitim tarihinde ilk kez öğretmenleri iki yerde görürüz. Sıbyan mekteplerinde
görev yapan öğretmenlere muhalim medreselerde görev yapan öğretmenlere ise müderris
denilirdi. Muallim ve müderrisleri yetiştiren kurumlar genelde medreseler oldurdu. Fakat
imam ve muallimleri düşük medreseler yetişirken, müderrisler yüksek medreselerde yetişirdi.
Öğretmeneler çalışkanlıklarına göre 30’lu 40’lı 50’li ve 60’lı medreselere doğru terfi ederdi
(Ergün,1987: 10).
Müderris ve muallimlerin okullarda yardımcıları vardı bunlardan muallimin yanında
çalışanlara kalfa yada halife müderrislerin yanında çalışanlara ise muid denilirdi. Kalfalar
medrese dışından seçilirken muidler ise medrese öğrencilerin içinden en zeki olanlara
seçilirdi (Ergün, 1987:10)
KAYNAKÇA
Akyüz, Yahya (2013). Türk Eğitim Tarihi M.Ö 1000 – M.S 2013 Ankara Pegam-A
Yayıncılık
Cahid Baltacı, “Osmanlı Eğitim Sistemi”, Yeni Türkiye, S. 7, (Ocak-Şubat 1996), s. 468.
Sarıkaya, Yaşar; Medreseler ve Modernleşme, İz yay., İstanbul 1997
Tayip Duman, Türkiye’de Orta Öğretime Öğretmen Yetiştirme, İstanbul, 1991, s. 11.
Ergün Mustafa (1987) “Türkiye’de Öğretmen Yetiştirme Çalışmalarının Gelişmesi”.
Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi. 2,1987. S.10-18
egitim.aku.edu.tr/oytarihce.pdf adresinden alınmıştır
Bir yanıt bırakın