Son İletiler

#71
Eski Konular / Cumhuriyetin ilanına zemin haz...
Son İleti Gönderen velikz - Mart 02, 2023, 10:15:47 ÖÖ
Cumhuriyetin ilanına zemin hazırlayan gelişmeler nelerdir?
TBMM'nin açılması, Saltanatın kaldırılması
Saltanatın kaldırılması ile, rejim(?) ve devlet başkanlığı nasıl belirleneceği tartışmaları başladı.
Gazi'ye göre: "Türk milletinin karakterine ve geleneklerine en uygun olan idare, Cumhuriyet idaresidir." Zira milli mücadelenin başlangıcından beri, milli egemenliğin sağlanması gerektiğini vurguluyordu.
23 Nisan 1920'de kurulan yeni Türk Devleti'nin henüz ismi yoktu. Hükümet, BMM Hükümeti adını taşıyordu. Meclis Başkanı aynı zamanda hükümetin de başkanı idi. Meclis hükümeti sistemine göre, bakanlar milletvekillerince oylanarak seçiliyordu. Bu sistem, aynı düşüncede olmayan bakanların aynı kurul içerisinde yer almasına neden oluyordu. Ortak karar almayı güçleştiren bu durum nedeniyle sık sık istifalar yaşanıyor, hükümet çalışmaları aksıyordu. Tam bu sırada 27Ekim 1923'te Fethi Okyar hükümeti istifa etmiş, bakanların seçimi üzerinde bir türlü anlaşma sağlanamamıştı. Bunalımın aşılması, Cumhuriyetin ilanı için de fırsat doğurdu. Atatürk'ün tasarısı, 29 Ekim 1923'de kabul edilerek Cumhuriyet ilan edildi.
Cumhurbaşkanı oldu. Ayrıca "meclis hükümeti"
sistemi yerine, "kabine hükümeti" sistemine geçildi. (yani   halkın   seçtiği   milletvekilleri
Cumhurbaşkanını   seçecek,   Cumhurbaşkanı,
milletvekillerinden   başbakanı   atayacak,
başbakanda milletvekilleri arasından uyum içinde çalışabileceği bakanlarını belirleyerek hükümeti oluşturacak.) Böylece olası hükümet bunalımları da bu sistemle aşılmış oldu.
Cumhuriyet'in ilanı ile;
S Demokrasinin- milli egemenliğin gerçekleşmesi yolunda çok önemli bir adım atıldı.
S Yeni Türk devletinin adı, devlet başkanı ve rejimi belli oldu.
S Meclis başkanlığı ile hükümet başkanlığı birbirinden ayrıldı. Böylece güçler ayrılığı yolunda önemli adımlar atıldı.
"Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir."
http://sosyalnotlari.blogspot.com/
#72
Eski Konular / Yönetim tarzları nelerdir
Son İleti Gönderen velikz - Şubat 28, 2023, 08:39:46 ÖS
Yönetim tarzları, bir organizasyonun yönetiminde kullanılan yaklaşımları ve stratejileri ifade eder. Yöneticilerin, liderlerin ve diğer üst düzey yöneticilerin işletmeleri yönetirken kullanabileceği çeşitli yönetim tarzları vardır. Bu makalede, farklı yönetim tarzları hakkında detaylı bilgi verilecek ve her birinin avantajları ve dezavantajları ele alınacak.

Otoriter Yönetim Tarzı:
Otoriter yönetim tarzında, liderler üstün bir güce sahip olur ve çalışanlarına emir verir. Kararlar tek taraflı alınır ve bu kararlara uymayanlar ciddi cezalar alabilir. Bu yönetim tarzı, hızlı ve etkili kararlar almanın yanı sıra, belirli bir hedefe yönelik odaklanmayı sağlar. Ancak, çalışanların motivasyonunu azaltabilir ve yaratıcılığı kısıtlayabilir.

Demokratik Yönetim Tarzı:
Demokratik yönetim tarzında, liderler çalışanların fikirlerini dinler ve onların katılımını sağlar. Kararlar ortaklaşa alınır ve çalışanların görüşleri dikkate alınır. Bu yönetim tarzı, çalışanların motivasyonunu artırabilir ve yaratıcılığı teşvik edebilir. Ancak, karar almak için daha fazla zaman harcanabilir.

Koçluk Yönetim Tarzı:
Koçluk yönetim tarzında, liderler çalışanların performansını artırmak için kişisel gelişimlerine yardımcı olur. Çalışanların ihtiyaçlarına yönelik geri bildirimler verir ve onların güçlü yönlerini keşfetmelerine yardımcı olur. Bu yönetim tarzı, çalışanların motivasyonunu ve performansını artırabilir. Ancak, kişisel ilişki kurmak için zaman gerektirebilir.

Laissez-Faire Yönetim Tarzı:
Laissez-faire yönetim tarzında, liderler çalışanlara geniş bir özgürlük tanır ve kendilerine kendi kararlarını vermelerine izin verir. Bu yönetim tarzı, yaratıcılığı teşvik edebilir ve çalışanların kendi işlerine sahip çıkmalarını sağlayabilir. Ancak, bu özgürlük, belirsizlik ve kaos yaratabilir ve organizasyonun hedeflerinden uzaklaşmasına neden olabilir.

Her yönetim tarzının kendine özgü avantajları ve dezavantajları vardır. İyi bir lider, organizasyonun ihtiyaçlarına göre farklı yönetim tarzlarını kullanmalı ve çalışanların ihtiyaçlarını karşılamalıdır. Bu, organizasyonun verimliliğ



#73
Eski Konular / Dünyadaki en büyük 10 deprem
Son İleti Gönderen velikz - Şubat 23, 2023, 09:59:08 ÖS
Dünyadaki en büyük 10 deprem, Richter ölçeği kullanılarak kaydedilen büyüklüğe göre sıralanmıştır:

Şili, Valdivia - 22 Mayıs 1960 - 9.5 büyüklüğü
Alaska - 27 Mart 1964 - 9.2 büyüklüğü
Sumatra, Endonezya - 26 Aralık 2004 - 9.1 büyüklüğü
Japonya, Tohoku - 11 Mart 2011 - 9.0 büyüklüğü
Kamçatka, Rusya - 4 Kasım 1952 - 9.0 büyüklüğü
Alaska - 28 Mart 1964 - 8.6 büyüklüğü
Şili, Maule - 27 Şubat 2010 - 8.8 büyüklüğü
Ekvador, Tumaco - 31 Ocak 1906 - 8.8 büyüklüğü
Rusya, Kamçatka - 15 Kasım 2006 - 8.7 büyüklüğü
Peru, Ancash - 31 Mayıs 1970 - 8.7 büyüklüğü
#74
Eski Konular / Osmanlı dağılmasını engellemek...
Son İleti Gönderen velikz - Şubat 18, 2023, 10:46:47 ÖÖ
İslamcılık, İslam dininin siyasi ve toplumsal hayatta etkin bir rol oynamasını savunan bir fikir akımıdır. Bu akım, 19. yüzyılın sonlarından itibaren özellikle Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılışının ardından ortaya çıkmıştır. İslamcılık fikirleri, Batı karşısında özgün bir İslami kimlik oluşturmayı ve İslam toplumlarının Batı karşısında özgüven kazanmasını amaçlar.

İslamcılık fikirleri, İslam dünyasında modernleşme, demokratikleşme, hukukun üstünlüğü, insan hakları ve kadın hakları gibi kavramları İslam kültürüne uygun bir şekilde yorumlamayı hedefler. Bu fikir akımının temel felsefesi, İslam'ın sadece bir din olmadığı, aynı zamanda bir toplumsal düzen ve kültür olduğudur. İslamcılar, İslam'ın siyasi, sosyal ve ekonomik alanlarda da etkili bir role sahip olması gerektiğini savunur.

İslamcılık fikirleri, İslam ülkelerinde hüküm süren otoriter rejimlerin ve Batı etkisine karşı çıkan grupların desteğini kazanmıştır. Özellikle 20. yüzyılın ikinci yarısında İran İslam Devrimi, Müslüman Kardeşler gibi örgütlerin yükselişi ve Türkiye'de Refah Partisi gibi İslami partilerin ortaya çıkışı, İslamcılık fikirlerinin etkisini göstermiştir.

Ancak İslamcılık fikirleri, eleştirmenler tarafından da sert bir şekilde eleştirilmiştir. Bazı eleştirmenler, İslamcılık fikirlerinin gerici ve dogmatik olduğunu savunurken, bazıları da İslamcılık fikirlerinin İslam'ın çeşitli yorumlarına dayandığını, bu yüzden tek bir İslamcılık fikrinin olmadığını iddia etmektedir.

Sonuç olarak, İslamcılık fikir akımı, İslam toplumlarının Batı karşısında özgüven kazanmasını, İslam'ın modernleşme sürecine uyum sağlamasını ve İslam'ın siyasi ve toplumsal hayatta etkili bir rol oynamasını amaçlayan bir akımdır. Ancak İslamcılık fikirleri, eleştirilere de maruz kalmış ve tartışmaları da beraberinde getirmiştir.
#75
Eski Konular / Osmanlı yıkılmayı engellemek i...
Son İleti Gönderen velikz - Şubat 18, 2023, 10:45:09 ÖÖ
Osmanlıcılık, Osmanlı İmparatorluğu'nun son döneminde ortaya çıkan bir fikir akımıdır. Osmanlıcılık, Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılmasını engellemek ve devletin toparlanmasını sağlamak amacıyla ortaya çıkmıştır. Bu fikir akımı, Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküşüne karşı mücadele etmek için bazı Osmanlı aydınları tarafından öne sürülmüştür.

Osmanlıcılık, Osmanlı İmparatorluğu'nun ülkesindeki farklı etnik ve dini grupların bir arada yaşamasını sağlamak için ortaya çıkmıştır. Osmanlıcılık fikirleri, Osmanlı İmparatorluğu'nun farklı etnik ve dini grupları arasında birliği ve beraberliği sağlamayı amaçlamaktadır. Osmanlıcılık, Osmanlı İmparatorluğu'nun farklı bölgelerindeki halklar arasında ortak bir dil ve kültür oluşturmak için çalışmalar yapmıştır.

Osmanlıcılık fikirleri, Osmanlı İmparatorluğu'nun modernleşmesine de katkı sağlamıştır. Bu fikir akımı, Osmanlı İmparatorluğu'nun modernleşmesi için gerekli olan reformları savunmuş ve Osmanlı İmparatorluğu'nun Avrupa devletleriyle olan ilişkilerini güçlendirmişti. Ayrıca, Osmanlıcılık, Osmanlı İmparatorluğu'nun eğitim sistemini geliştirerek, toplumun okuryazarlık oranını artırmayı amaçlamıştır.

Osmanlıcılık, Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılmasını engellemeye yetmemiş olsa da, Osmanlı İmparatorluğu'nun modernleşme sürecine katkı sağlamış ve Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerinde önemli bir rol oynamıştır. Osmanlıcılık, Osmanlı İmparatorluğu'nun farklı etnik ve dini grupları arasında birliği sağlamak için ortaya çıkmış bir fikir akımıdır ve Osmanlı İmparatorluğu'nun tarihinde önemli bir yere sahiptir.
#76
Eski Konular / Sömürgecilik Nedir tarih
Son İleti Gönderen velikz - Şubat 18, 2023, 10:43:16 ÖÖ
Sömürgecilik, bir devletin veya devletler grubunun başka bir ülkeyi siyasi, ekonomik ve sosyal olarak kontrol ettiği bir süreçtir. Bu süreçte, sömürgeci güç, sömürge ülkelerdeki kaynakları ele geçirir ve yerel halkı kontrol etmek için askeri güç kullanır. Sömürgecilik, tarihte yaygın olarak kullanılan bir yöntemdir ve birçok ülkenin tarihinde önemli bir yer tutar.

Sömürgecilik, genellikle, sömürgeci güçlerin ekonomik çıkarlarına dayanır. Sömürgeci güçler, sömürge ülkelerdeki doğal kaynakları, insan kaynaklarını ve diğer kaynakları ele geçirir ve kendi ekonomik çıkarlarına kullanır. Sömürgecilik, sömürge ülkelerin ekonomilerini sömürgeci ülkelere bağımlı hale getirir ve sömürge ülkelerin kendi kendine yeterli olmasını engeller.

Sömürgecilik, ayrıca, sömürge ülkelerin sosyal ve kültürel yapılarını da etkiler. Sömürgeci güçler, sömürge ülkelerdeki yerel kültürleri baskılar ve kendi kültürlerini dayatır. Bu süreçte, yerel diller, dinler ve gelenekler yok olabilir ve yerlerini sömürgeci kültüre bırakabilir.

Sömürgecilik, tarih boyunca birçok ülkenin siyasi, ekonomik ve sosyal gelişimini etkilemiştir. Sömürgecilik, sömürge ülkelerin ekonomilerini sömürgeci ülkelere bağımlı hale getirerek, bu ülkelerin gelişimini engellemiştir. Ayrıca, sömürgecilik, yerel kültürleri baskılamış ve yerel halkların insan haklarını ihlal etmiştir.

Bugün, sömürgecilik tarihsel bir olgu olarak kabul edilse de, bazı ülkeler hala sömürgeci politikalar uygulayabilirler. Bu nedenle, sömürgecilik kavramı, uluslararası toplum tarafından hala yakından takip edilmekte ve sömürgecilik karşıtı mücadeleler devam etmektedir.

#77
Eski Konular / fransız ihtilali'nin ortaya çı...
Son İleti Gönderen velikz - Şubat 18, 2023, 10:41:55 ÖÖ
Fransız İhtilali, 1789 yılında başlayan ve 1799 yılına kadar devam eden, Fransa'da gerçekleşen önemli bir tarihi olaydır. Bu dönemde, eski rejimin sona ermesiyle birlikte, toplumsal sınıflar arasındaki farklılıkların azaltılması, halkın siyasi haklarının artırılması ve cumhuriyetçi bir yönetim şeklinin kurulması hedeflenmiştir. Fransız İhtilali, Avrupa tarihinin en önemli ve etkili devrimlerinden biri olarak kabul edilmektedir.

Fransız İhtilali'nin nedenleri oldukça karmaşıktır. Ancak, ekonomik, sosyal ve siyasi faktörlerin bir araya gelmesi sonucu ortaya çıktığı düşünülmektedir. Fransa, İngiliz Sanayi Devrimi'nin gerisinde kalmış, yoksulluk ve açlık yaygınlaşmış, aristokrasinin gücü artmış ve yönetimdeki zayıflıklar, toplumsal hoşnutsuzluğu artırmıştır. Bunların yanı sıra, aydınlanma düşünceleri de Fransız İhtilali'nin nedenleri arasında sayılabilir.

Fransız İhtilali, 1789 yılında Bastille Hapishanesi'nin halk tarafından ele geçirilmesiyle başlamıştır. Bu olay, Fransa'da mevcut krallık rejimine karşı bir isyanın işareti olarak kabul edilmiştir. İhtilalin ilk yıllarında, Fransa'da siyasi, sosyal ve kültürel reformlar gerçekleştirilmiştir. Kilisenin ve aristokrasinin gücü azaltılmış, halkın siyasi hakları artırılmış ve Fransız Cumhuriyeti kurulmuştur. Ancak, ihtilalin ilerleyen yıllarında, iç savaşlar, dış müdahaleler ve radikal grupların etkisi nedeniyle, istikrarsızlık artmıştır.

Fransız İhtilali'nin sonucunda, Fransa'da monarşi sona ermiş ve cumhuriyetçi bir yönetim şekli benimsenmiştir. Fransa'daki siyasi ve sosyal yapıda önemli değişiklikler gerçekleşmiş, kilise ve aristokrasi gücünü kaybetmiş, eşitlik, özgürlük ve adalet prensipleri benimsenmiştir. Ayrıca, ihtilalin etkisi Avrupa ve dünya tarihine büyük bir etki yapmıştır. Fransız İhtilali, demokrasi, insan hakları ve özgürlüklerin savunulması konusunda önemli bir dönüm noktası olmuştur.
Ancak, Fransız İhtilali'nin etkileri
ihtilalin sonuçlarına ilişkin farklı görüşler de mevcuttur. Bazıları, ihtilalin sonucunda Fransa'nın modernleşmesine ve demokratikleşmesine katkı sağladığını düşünürken, diğerleri, ihtilalin şiddetli ve kanlı olması nedeniyle, olumsuz sonuçlar doğurduğunu savunur.

Fransız İhtilali'nin olumsuz sonuçları arasında, iç savaşlar, dış müdahaleler ve radikal grupların etkisi nedeniyle, istikrarsızlık artmıştır. İhtilal, ayrıca, monarşinin sona ermesiyle birlikte, Fransa'da siyasi ve sosyal kaos yaşanmasına neden olmuştur. Bu dönemde, terör dönemi olarak adlandırılan ve binlerce insanın hayatını kaybettiği bir süreç yaşanmıştır.

Fransız İhtilali, Avrupa tarihinde bir dönüm noktası olmuştur. İhtilalin sonucunda, Fransa'nın modernleşmesine ve demokratikleşmesine katkı sağlanmış, insan hakları ve özgürlüklerin savunulması konusunda önemli bir adım atılmıştır. Ancak, ihtilalin şiddetli ve kanlı olması nedeniyle, olumsuz sonuçlar doğurmuştur. Fransız İhtilali, tarih boyunca önemli bir yer tutmuş, demokratikleşme, insan hakları ve özgürlüklerin savunulması konusunda önemli bir örnek teşkil etmiştir.



#78
İdareciler ve Çeşitli Belgeler / 2023 2024 İmam Hatip Ortaokulu...
Son İleti Gönderen velikz - Şubat 03, 2023, 04:05:08 ÖS
2023 2024 İmam Hatip Ortaokulu Seçmeli Ders Dilekçesi İndir

https://www.sosyalbilgiler.org/forum/index.php?action=downloads;sa=view;down=2493
#79
İdareciler ve Çeşitli Belgeler / 2023 - 2024 Ortaokul Seçmeli D...
Son İleti Gönderen velikz - Şubat 03, 2023, 04:03:51 ÖS
#80
Eski Konular / I.DÜNYA SAVAŞI'NIN SEBEPLERİ N...
Son İleti Gönderen velikz - Ocak 29, 2023, 11:31:54 ÖÖ
I.DÜNYA SAVAŞI'NIN SEBEPLERİ NELERDİR.?
I. Dünya Savaşının sebepleri birçok faktöre dayanır. Bunlar arasında en önemlileri şunlardır:

Uluslararası rekabet ve güç dengesinin bozulması
Militarizm ve ülkeler arasındaki askeri rekabet
Bölgesel konflikler ve çatışmalar
Siyasi ve ekonomik krizin derinleşmesi
Emperyalizm ve sömürgecilik
Saraylar arasındaki diplomatik ilişkilerin bozulması
1914 yılında Saraybosna suikastı
Eseratif ve milliyetçi düşüncelerin yaygınlaşması.
 Sömürge rekabeti :Birliğini geç tamamlayan İtalya(1870) ve Almanya'nın(1871) sömürge yarışında İngiltere'ye ve Fransa'ya rakip olmaları bu devletler arasında düşmanlığa neden olmuştur.  Almanya-Fransa Çekişmesi: Kömür yataklarının bulunduğu Alsas-Loren bölgesi iki ülkeyi düşman etmiştir.  Balkanlardaki Çekişme: Rusya ile Avusturya-Macaristan arasında Balkanlarda çekişme vardı. Rusya Avusturya-Macaristan'ın içindeki Ortodoks ve Slav ırkları kendi hakimiyetine almak istemesi düşmanlığı artırdı.  Blokların Kurulması: Yukarıda sayılan sayılan nedenlerle bazı devletler birbirlerine yaklaşmışlardır. Almanya,Avusturya-Macaristan,İtalya üçlü ittifak devletlerini, İngiltere,Fransa ve Rusya ise Üçlü itilaf devletlerini oluşturdular.