Peygamberimiz, "bir haksızlık gördüğünüzde elinizle düzeltin eğer elinizle düzeltemiyorsanız; dilinizle düzeltin dilinizle düzeltemiyorsanız; kalbinizle buğz edin buda imanın en zayıf halidir" demiştir. Yani: haksızlık yapmayın, haksızlığa fırsat vermeyin, haksızlığa göz yummayın, haksızlığa uğradığınızda susmayın, haksızlığa uğrayanları susturmayın, haksızlığa uğrayanların hakkını arayın demiştir.Kurumlar arası atamalar belli şartlara bağlı iken,atama dönemi dışında ve kamuda memur olarak çalışan binlerce eğitim fakültesi çıkışlı genç beklerken birilerinin öne çıkarılıp atamalarının yapılması,bunun iktidarın bir bakanı tarafından gerçekleştirilmesi bu ülke insanına yapılan en büyük haksızlık ve saygısızlıktır.Aynı zamanda sosyal hukuk devletini de yok saymak demektir.Usulsüzlüklere karşı çıkmayı herkes beceremez.Bunu ancak demokrasiyi benimseyenler,ülke ve insan sevdalısı insanlar yapar.İşte bunuda gerçek anlamda sendikacılık yapan,ülke sevdalısı TÜRK EĞİTİM SEN yapıyor.Bu davranışı kutlamak gerekiyor.Haksızlık karşısında susmayan Türk Eğitim Sen Başkanına ve Yöeticilerine TEŞEKKÜR ederim.Ya diğerleri dinden,imandan bahsedenler ne yapar.Onların görevi hükümetin her yaptığına doğru-yanlış onay vermektir.Yalakalıktır.Ya onların üyeleri.İşte beni üzen taraf burası.Yüce yatarıcı iman edenlere şöyle hitap ediyor: “Ey iman edenler, adil şahitler olarak Allah için, hakkı ayakta tutun. Bir topluluğa olan kininiz, sizi adaletten alıkoymasın. Adaletli olun. O, takvaya daha yakındır. Allah’tan korkup-sakının. Şüphesiz Allah, yapmakta olduklarınızdan haberi olandır.”(maide
Yaptıklarımızı tüm ayrıntılarıyla bilen yüce Allah yapılan bu haksızlığa göz yumanlarında cezasını muhakkak verecektir.
Türk Eğitim Sen böyle bir iki işlen uğraşacağına eğitim fakültesi mezunlarının haklarını arasın.öncelikle eğitim fakültesi mezunlarının en büyük sorunu şu an bakanlıkta oturan şahıs(fen-edeb hocası) tarafından market yönetir gibi bakanlık yönetmesi.eğitim fakültesi branş öğretmenleri akp parti yönetimi tarafından yerden yere vuruluyor.ve buna hiç kimsenin sesi çıkmıyor.branş öğretmenleri senelerdir atanamıyor çok az sayıda mezun veren ve üniversiteye girerken yüksek puanla giren eğitim fakültesi öğrencileri perişan ediliyor sayıları bir hayli fazla olan fen edebiyat fakültelerine öğretmenlik seçim malzemesi olarak peşkeş çekiliyor.herkes öğretmenlik yapabiliyor ama asıl bu mesleğin mezununu veren eğitim mezunları boşta geziyor ve hiç bir memurluğa da artık giremiyor.iktisadi idari bilimlere bütün kadrolar tahsis edilmiş.şimdi soruyorum 5 yıl branş öğretmenliği okumuş ve 24-25 yaşına gelmiş bir öğretmen adayı ne iş yapar neden atanmıyor...
bir çok ilde görevlendirme idareciliklerde eğer türk eğitim-sen den veya eğitim senden istifa ederek eğitim bire üye olursan görevlendirmeni yaparız teklifleri dolaşmaktadır. bu benim yaşadığım ilde bile tanıdğım bir çok arkadadaşım görevlendirme idarecilik alabilmek için aslında hoşlanmadığı sevmediği bir camia olan eğitim bire üye olmuşlardır. ama yanlızda kalmışlardır çünkü değerlerinden ödün veren insanlar yalnız kalmaya makumdur. türk eğitim sen ilkelerinden vaz geçmeyen, ödün vermeyen bir caimadır. insanlar değerlerini taşırlarsa, sürdürülerse insandır ve değerlidir. bugün eğitim birsen toplama kampından farkı yoktur akp hükümetinin bittiği gün eğitim birsen yağmurdan kaçan insanların sığınacak bir yer bulmaya çalışması gibi dağılacakatır. ne mutlu ilkelernden ödün vermeyenlere ne mutlu kişilikleri ve erdemleri ile yaşayanlara
kaynak:memurlar . net
