1.Meşrutiyet ve 2.Meşrutiyet

Başlatan velikz, Mart 09, 2020, 09:31:29 ÖÖ

« önceki - sonraki »

velikz

MEŞRUTÝYET

Mithat Paşa, Namık Kemal, Ziya Paşa gibi bazı aydınlar devletin içine düştüğü kötü durumdan kurtulması için, Meşrutiyet’in ilan edilmesi gerektiğini savunuyorlardı Bu aydınların bulunduğu bu gruba Genç Osmanlılar ( Yeni Osmanlılar)  veya Jön Türkler deniyordu.

Jön Türklerin amacı:

Ülke genelinde seçimler yaparak meclis açmak. Böylece azınlıkların meclise girerek kendi haklarını savunmalarına imkan verip Avrupalı devletlerin iç işlerimize karışmaları engellenecekti
Azınlık isyanlarını önlemek
Avrupalı devletlerinİstanbul konferansında Osmanlı aleyhinde karar almalarını engellemek.

Jön Türkler, meşrutiyeti ilan etme yanlısı olmayan padişah Abdülaziz’i tahttan indirerek yerine V. Murat’ı çıkardılar. Jön Türkler, sağlığı bozuk olan V.Murat üç ay sonra tahttan indirerek, meşrutiyeti ilan edeceğine söz veren II.Abdülhamit’i tahta geçirdiler.

Abdülhamit, sözünü yerine getirmek için meşrutiyeti ilan etti (23 Aralık 1876). Osmanlı tarihinin aynı zamanda Türk tarihinin ilk anayasası olan, Kanun-ı Esasi ilan edilmiştir.

Kanuni Esasinin Bazı Maddeleri

Meclisi açma ve kapama yetkisi padişaha aittir.
Hükümet padişaha karşı sorumludur
Ayan meclisi padişah tarafından tayin edilecektir
Mebusan meclisi dört yılda bir halk tarafından seçilecektir
Herkes kanun önünde eşittir.
Hükümetin kurulması ve görevden alınması padişaha aittir.

Not: Görüldüğü gibi I.meşrutiyette padişah üstünlüğüne devam edilmiştir

Meşrutiyet’inİlanının Önemi:

Meşrutiyet’in ilanı ile ilk kez halk, padişahın yanında yönetime ortak olmuştur.
Halk ilk defa seçme-seçilme ve temsil hakkını kullanmıştır.
Osmanlı Devleti’nde Mutlakiyet olan yönetim şekli sona ermiş, Meşrutiyet yönetimi başlamıştır.
Meclis-i Mebusan ve Meclis’i Ayan olmak üzere iki meclis açıldı. Meclis-i Mebusan’ın üyelerini halk, Meclis-i Ayan’ın üyelerini padişah seçti.
Abdülhamit, 1877-78 Osmanlı Rus Savaşı (93 Harbi) nedeniyle meclisi kapattı. Böylece meşrutiyet sona erdi. Tekrar mutlakıyet başladı. Osmanlı devleti bu savaşın sonucunda Sırbistan, Romanya, Karadağ’ a bağımsızlık; Bulgaristan ve Bosna- Hersek’e özerklik vermiştir. Devleti dağılmaktan kurtarmak isteyen ikinci Abdülhamit ülkeyi tek başına idare etmiştir.

Mutlakiyet: Hükümdarın kayıtsız şartsız yönetimi elinde bulundurması.

Meşrutiyet: Monarşi ile yönetilen devletlerde hükümdarın başkanlığı altındaki parlamento (meclis) yönetimi.

Not: Bu dönemin hâkim fikir akımıİslamcılık ( Panislamizm)’tır.

MEŞRUTÝYET ( 1908)

Dönemin padişahı: II. Abdülhamit

Meşrutiyetin oluşmasındaİttihat Ve Terakki Cemiyeti etkilidir.

Ýç neden;
Ýttihat ve Terakki Örgütü’ne bağlı bulunan Niyazi Bey ve Enver Bey birlikleriyle Balkanlarda ayaklanması
Tahta Osmanlı hanedanlığından başka birinin geçeceği söylentisi
Serez’denİstanbul’a bir ordu yürüyeceğine ilişkin mektubun padişaha ulaşması
Ordu ve halk arasında isyan belirtilerinin olması.

2   Dış neden olarakİngiltere ve Rusya arasındaki  Reval görüşmesi etkilidir.

Meşrutiyet’in kapatılması üzerine harekete geçen Jön Türkler,İttihat ve Terakki Örgütü’nü kurdular (1889). Örgüt, II. Abdülhamit’e meşrutiyeti tekrar ilan etmesi için baskı yaptı. Padişah meşrutiyeti ilan etmeyince,İttihat ve Terakki Örgütü’ne bağlı bulunan Niyazi Bey ve Enver Bey birlikleriyle Balkanlarda ayaklandı. Ayaklanmanın büyümesini istemeyen II.Abdülhamit, ikinci kez meşrutiyeti ilan etmiştir (1908). Böylece II.Meşrutiyet dönemi başlamıştır. Bu dönemde Kanuni Esasi'de yapılan değişiklerle padişahın yetkileri kısıtlanarak, II. Meşrutiyet döneminde daha demokratik gelişmeler yaşanmıştır

Kanun-i esaside demokratikleşme yolunda önemli değişiklikler yapıldı. Meclis güçlendirildi. Padişahın yetkileri kısıtlandı.İkinci meşrutiyet döneminde meclis üstünlüğüne geçildi.

Osmanlı Devleti'nde II. Meşrutiyetin ilanı sırasında otorite boşluğundan yararlanan, Bulgaristan bağımsızlığını ilan etmiş, Avusturya â€" Macaristan Bosna â€" Hersek'i, Yunanistan Girit'i topraklarına kattığını açıklamıştır.

Önemli : İkinci meşrutiyette padişah üstünlüğünden meclis üstünlüğüne geçilmiştir.

Kaynak: Alper Hoca